Ülkemiz daha önce 2008 Avrupa Şampiyonası'nı düzenlemek için Yunanistan ile birlikte UEFA'ya başvurmuş ve turnuvayı düzenleme hakkını elde edememişti. 2008 Avrupa Şampiyonası'nı düzenleme hakkını İsviçre-Avusturya ortaklığı kazanmıştı.
Ülkemiz 2016 yılında da başvurdu UEFA'ya. Ancak yine kazanamadık. Hem de 1 oy farkla kazanamadık. 2016 Avrupa Şampiyonası'nı düzenleme hakkını 1 oy farkla Fransızlar kazandı.
2024 içinse büyük umutlarla, büyük bir hevesle başvurduk. Neredeyse herkes seferber oldu; ama yine kazanamadık. Bu sefer de Almanlar kazandı.
Adil bir değerlendirme yapıldı mı yapılmadı mı orasını bilmiyorum ama bizim hazırladığımız tanıtım filmi biraz sönük kaldı gibi. Almanlar tanıtım filminde kendi efsanelerine yer verirken biz ise tanıtım filmimizde "Kebapçı Nusret"e yer vermişiz. İşte foto:
İşte Nusret tanıtım filminde bu şekilde yer aldı. Tanıtım filmi bence sınıfta kaldı. Söz konusu şey futbol, yemek yarışmasına gitmiyoruz ki! Nusret ne alaka!
Bir de şunu eklemeliyim. Almanlar lobi faaliyetlerini çok iyi yürütmüşler. Kazanmalarındaki etkenlerden birisi de bu.
Olimpiyatları almak için de çok uğraşmıştık. Hafızam beni yanıltmıyorsa daha önce 2012 ve 2020 olimpiyatlarını düzenlemek için de başvurmuştuk ancak onları da kazanamadık. 2012'de Londra, 2020'de de Tokyo kazanmıştı. Gerçekten bu bir imtihan sanırım. Türkiye'nin spor organizasyonlarıyla imtihanı...
Neyse dostlar... Durum işte böyle. Bir dahaki yazımda görüşmek üzere, hoşça kalın.