8 Ağustos 2019 Perşembe

Edebiyat Günlükleri: Edebiyatın Alt Dalları

Foto Kaynak: https://www.pexels.com/photo/book-book-pages-browse-education-267586

Edebiyatın bir bilim dalı mı yoksa güzel sanatların bir kolu mu olduğu edebiyat araştırmacıları tarafından ele alınmış ve tartışılmıştır. Edebiyat hem bir bilim dalıdır hem de güzel sanatların bir koludur. Bir bilim dalı olan edebiyatın alt dalları vardır. Bu dalları şöyle sıralayabiliriz: Edebiyat kuramı, edebiyat tarihi, edebiyat eleştirisi, edebiyat sosyolojisi ve edebiyat eğitimi.

Edebi eserler gerçeği yansıtmak zorunda mıdır? Cevabını merak ediyorsanız buradan okuyabilirsiniz. 

Edebiyat Kuramı: Edebiyatı hem sanat hem de bir bilim olarak ele alan, edebi eserlerin kurallarını ve doğuş sebeplerini araştıran alandır. Edebi türlerin (roman,öykü vb.) özelliklerini ve sınırlarını da belirler.

Edebiyat Tarihi: Geçmişten günümüze edebiyatı, edebiyatın geçirdiği değişimleri, edebi dönemleri, edebi eserleri, bu eserleri kaleme alan sanatçıları tarih biliminin yöntemlerini kullanarak kronolojik bir sırayla inceleyen bir alandır.

Edebiyat Eleştirisi: Edebi tenkit ve edebi eleştiri olarak da adlandırılan bu alan kendisine bir edebi eseri, türü veya herhangi bir edebi objeyi seçer ve belirli kıstaslar çerçevesinde o eserin, türün veya objenin eksiğini veya fazlasını ortaya koyar. Başka bir deyişle edebiyat eleştirisi edebiyata ait herhangi bir objeyi değerlendirir ve ona kıymet biçer.

Edebiyat Sosyolojisi: Edebiyat, toplum hayatından etkilenen bir alandır. Edebi eserler genellikle sosyal hayatın içinden çıkarlar. Başka bir deyişle sanatçı edebi eserini kaleme alırken sosyal hayattan olabildiğince faydalanır. Sosyoloji ise toplum hayatını, sosyal yapıyı enine boyuna inceleyen bir bilim dalıdır. Edebiyat sosyolojisi de edebiyat-toplum, eser-toplum ilişkisini irdeleyen bir alandır.


Edebiyat Eğitimi: Edebiyat eğitiminde temel amaç toplumu oluşturan bireylerin seçkin edebi eserler ve bu eserlerin sanatkârlarıyla tanıştırılmasıdır. Bu yolla bireyler kendi edebiyatının ve kültürünün en halis, en özel ürünlerini tanımış olurlar. 

Yazıma son vermeden önce "Edebiyatta Saptırma" adlı yazımı okumak isterseniz lütfen tıklayınız. Bir başka yazıda görüşmek üzere...

5 Ağustos 2019 Pazartesi

Bizi Kitaplara Kaçıran İnsanlara Teşekkürler


Tavırlarıyla, konuşmalarıyla, hareketleriyle çevremizde öyle itici öyle sevimsiz insanlar var ki, onlar bizleri tam anlamıyla hayattan soğuturlar, yaşama sevincimizi adeta elimizden alırlar. Bezdirirler, bezdirmekle kalmazlar çileden çıkarırlar bizleri. Hemen hemen herkesin çevresinde az da olsa çok da olsa bu türden insanlar vardır. İnsan bu... İyi niyetlisi de var, kötü niyetlisi de... Ahlâktan, etikten, edepten anlayanı da var, anlamayanı da var. Bir de işlediği kabahati bilmesine rağmen pişkin pişkin etrafta dolanan, yüzü kızarmayan insanlar var. Bizi üzen, kıran, hak yiyen insanları Allah'a havale ediyorum. 

Aslında o insanlara bir yandan da teşekkür etmek lazım. Yukarıdaki görselde de olduğu gibi. Bu görseli sosyal medyada gördüm. Kaynağını bilmiyorum, bilseydim yazacaktım. Neyse... O insanlara bir yandan da teşekkür etmek lazım diyordum. Bizi kitaplara kaçırdıkları için. Bizleri okumanın o büyülü dünyasına ittikleri için. Kitaplar öyle zamanlar oluyor ki gerçekten bizler için adeta huzurun merkezi oluyor. Nitelikli, bizlere bilgi, görgü ve deneyim kazandıran, ufkumuzu genişleten, kültürümüzü, birikimimizi geliştiren ve genişleten kitapları hayatınızdan eksik etmemeniz dileğiyle...

NOT: Yazıda bahsi geçen itici, sevimsiz, ahlâk ve ilke bilmeyen, pişkin insanları fazla kafaya takmayın. Allah'a havale edin ve yolunuza devam edin. Unutmayın ki vakit boş insanlarla uğraşılmayacak kadar kısa ve değerlidir. 

Popüler Yayınlar

Blog Listem