Sağlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sağlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Mayıs 2019 Cumartesi

Oruç ve Sağlık


Merhaba değerli okurlar. Ramazan ayının manevi iklimini tüm yoğunluğuyla yaşadığımız şu günlerde sizlere oruç ve sağlık konusundan bahsetmek istiyorum. 

Ramazan ayının son günlerini yaşadığımız bu zaman diliminde çoğumuz Allah'ın rızasını kazanmak maksadıyla oruçlarımızı tuttuk ve tutmaya devam ediyoruz. Günde yaklaşık 16-17 saati bulan zaman diliminde açlıkla, susuzlukla mücadele ediyoruz. Oruç ve sağlık konusuna geçmeden önce -hazır açlık demişken- açlık konusuna kısaca değinmek isterim. 

Açlığın sağlık konusunda vücuda çok yararı olduğu bilimsel çalışmalar sonucunda kanıtlanmış durumda.Bugün Batı dünyasında sağlık için çeşitli açlık terapileri uygulanmakta. Birçok kaynakta açlığın kanser tedavisine yardımcı etkisi olduğunu okumuştum. Tabii burada açlık döngülerinin süresi önemli. Kısa ve uzun süreli açlık döngülerinin hangisinin en iyi sonuçları verdiği henüz bilinmiyor. 

Açlık konusuna kısaca değindikten sonra şimdi oruç ve sağlık konusuna geçebiliriz. 

Uzmanlara göre dengeli ve yeterli beslenme, yeterli su tüketimi ve egzersiz önerilerine uyulduğu sürece orucun sağlığa çok önemli katkıları var. Bu katkılardan birisi kişinin midesinin dinlenmesidir. Oruç tutan kişi günde yaklaşık 16-17 saat aç kalır, bu durum da kişinin midesinin dinlenmesine katkı sağlar. Oruç ayrıca vücutta detoks etkisi oluşturur. Kişinin kalp-damar sistemine olumlu katkılar sunarak kişiyi kalp hastalıklarından korur. Kötü huylu kolesterol düzeyinin belli bir seviyede tutulmasına da katkı sağlayan orucun kişinin ruh sağlığına da olumlu etkileri var. Ancak dikkat edilmesi gereken nokta ise şu: Sahurda ve iftarda yeterince çiğnenmeden, hızlı ve ihtiyaçtan fazla yenen yemek ise çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. 

Oruç, zor şartlara karşı vücudun direncini artıran bir ibadettir. Allah'ın rızasını kazanmak amacıyla bizler bu ibadeti elimizden geldiğince yerine getirmeye çalışırız. Bu ibadeti yerine getirirken de doğabilecek çeşitli sağlık sorunlarına karşı doktorumuza danışmayı ihmal etmeyelim. Yazımda da belirttiğim gibi orucun sağlığımıza birçok katkısı var ancak beslenme ve egzersiz önerilerine uyduğumuz zaman geçerli olan bir durum bu. Dengesiz ve yetersiz beslenme, aşırı hızlı yenen yemekler, yetersiz su tüketimi çeşitli sorunlara yol açabilir. Buna da dikkat etmemiz lazım. 

Değerli okurlar, bu yazımda oruç ve sağlık ve orucun sağlığa faydaları konusunu ele aldım. Her sağlık yazısında da belirttiğim gibi bu yazıdaki bilgileri dikkate alın ancak doktorunuza da danışmayı ihmal etmeyin. Herkese mutlu, huzurlu, sağlıklı günler...



21 Mart 2019 Perşembe

Zeytinyağının Faydaları Nelerdir?

Foto Kaynak: https://images.pexels.com/photos/33783/olive-oil-salad-dressing-cooking-olive

Kalp rahatsızlığınız mı var? Sindirim sistemiyle ilgili problemler mi yaşıyorsunuz? Cilt problemleriniz mi var? O zaman size iyi bir haberim var. Zeytinyağı bu konularda ve daha birçok konuda vücudumuzun ve sağlığımızın dostudur. 

İtiraf etmeliyiz ki zeytinyağı milletimiz tarafından genellikle hep bir üvey evlat muamelesi gördü. Genellikle hep yemeklerimizde katı yağ ve tereyağı kullandık. Sizce de zeytinyağını hayatımıza dahil etmenin vakti gelmedi mi? Ben de bunu düşünerek bu yazımda sizlere zeytinyağının faydalarını anlatacağım. İsterseniz hemen bilgilerimizi tazelemeye başlayalım: 

1) Zengin bir antioksidan kaynağı olan zeytinyağı tıpkı ıhlamur gibi uzmanlar tarafından "doğal ilaç" olarak adlandırılıyor. "Ihlamurun Faydaları" adlı yazımı buradan okuyabilirsiniz. Zeytinyağı bu özelliği nedeniyle kansere karşı sağlığımızın dostu olarak bilinir. 

2) Kalp sağlığı açısından vazgeçilmezdir. Uzmanlar zeytinyağının kalp krizi riskini azalttığını belirtiyorlar. Eğer kalp rahatsızlığı yaşıyorsanız günde iki yemek kaşığı tüketmeniz önerilir. 

3) Kolesterol problemi mi yaşıyorsunuz? O zaman sizin için en doğru seçimlerden biri zeytinyağıdır. Zeytinyağının vücuttaki kolesterol oranını düzenleyici etkisi olduğu bilimsel araştırmalarla kanıtlanmış.

4) Zeytinyağının yaşlanmayı geciktirici etkisi olduğunu biliyor muydunuz? Zeytinyağı cilde iyi gelir ve cilt dokularının daha geç tahrip olmasını ve daha geç yaşlanmasını sağlar. 

5) İşte ilginç bir nokta: Çoğumuz zeytinyağının özellikle kalp sağlığı açısından faydalı olduğunu biliyorduk. Ancak zeytinyağının beyin sağlığına da iyi geldiğini biliyor muydunuz? Beynin gelişiminde ve beyin fonksiyonlarının daha iyi çalışmasına vesile olan zeytinyağı alzheimer hastalığının en büyük düşmanlarından birisi. 

6) Zeytinyağı çocukların gelişimi açısından da oldukça faydalı. Kemik gelişimini desteklediği de uzmanlar tarafından belirtiliyor. 

7) Sindirim sistemiyle ilgili yaşanan problemlerin çözümü için en doğru tercihlerden biri zeytinyağıdır. Düzenli zeytinyağı tüketimi çeşitli mide hastalıklarının önüne geçer. 

8) Kilo problemi yaşayan insanlar için en doğru seçenek zeytinyağı tüketimidir. Çünkü zeytinyağının kilo vermeye yardımcı olduğu biliniyor. 

Zeytinyağının faydaları saymakla bitmiyor. Ben bu yazımda sekiz maddeyle anlatmaya çalıştım. Görüşlerinizi yazabilirsiniz. Her sağlık yazımda belirttiğim gibi ben uzman değilim; sadece bildiklerimi sizlere aktarmaya çalışıyorum. Siz siz olun sağlığınızı ihmal etmeyin ve doktorunuza danışın. Herkese mutlu ve sağlıklı günler...

8 Ocak 2019 Salı

Kendimizi Neden Sürekli Yorgun Hissediyoruz?


Sizi bilmiyorum ama bazen kendimi çok yorgun hissettiğim günler oluyor. Aslında bu durum çağımızın hastalığı olarak da kabul ediliyor. Sık sık çevremizde de duyarız bu yorgunluk şikayetini. Acaba kendimizi sürekli yorgun hissetmemizin nedenleri ne olabilir? Bu konuyu sizler için araştırdım ve yazmaya karar verdim. İşte yorgunluğun nedenleri: 

1) Uykusuz olmak: Kaliteli ve sağlıklı bir uyku sağlığımız ve günü verimli geçirebilmemiz açısından önemli. 

Öneri: Sağlıklı Uyku İçin Çeşitli Öneriler adlı yazımı okuyabilirsiniz. 

2) Kahvaltıyı ihmal etmek en önemli nedenlerden. Sağlam bir kahvaltı güne iyi başlamak ve günü verimli geçirmek açısından oldukça önem taşıyor. Kahvaltıya gereken önemi vermediğimiz takdirde gün içerisinde kendimizi yorgun hissetmemiz kaçınılmaz. 

3) Gün içerisinde yeterince su içmemek de yorgunluğa neden olabiliyor. 

4) Vücudumuz ihtiyaç duyduğu demiri almadığı takdirde vücuttaki oksijen miktarı azalır ve bu da yorgunluğa sebep oluyor. Demir içeren ıspanak, brokoli, yeşil mercimek gibi besinleri tüketmek isabetli karar olur. 

5) Şeker miktarı yüksek besinleri tüketmek de yorgunluğa sebep olur. Çünkü şeker miktarı yüksek besinleri tükettiğimizde kan şekerimizde ani artışlar ve düşüşler meydana gelir ve bu durum kendimizi yorgun hissetmemize neden olur. 

6) İnsülin direnci de yorgun hissetmemizin nedenleri arasındadır. Eğer gün içinde sürekli acıkıyorsanız, canınız sürekli tatlı besinler çekiyorsa ve yemek yedikten sonra uykunuz geliyorsa hemen doktorunuza başvurun; çünkü sizde insülin direnci olabilir. 

7) Aşırı çay ve kahve tüketimi de yorgunluğa neden olabiliyor. Çay ve kahve gibi içecekler bünyesinde aşırı kafein barındırdığından yorgunluğa yol açabiliyor. 

8) Yetersiz ve dengesiz beslenme de yorgunluğa neden olur. 

9) Stres ve duygusal çöküntüler de yorgunluğa neden olur. Stresli insan aşırı gerilim içinde olur ve bu durum da kendimizi yorgun hissetmemize neden olur. 


10) Tabii ki işkolik olmak da yorgunluğun nedenleri arasındadır. Bazı insanlar vardır eve de iş getirirler ve akıllarında sürekli işleriyle ilgili düşünceler vardır. Siz yapmayın bunu, aşırı yoruyor insanı. 

11) Aşırı mükemmeliyetçi olmak da yorgunluğun sebeplerinden. Aşırı mükemmeliyetçi insanlar yaptıkları her işte mükemmelliğin sınırlarını zorlar ve bu durum onları yorar. Gün boyunca kendilerini yorgun hissederler. 

Sizlere bu yazımda kendimizi yorgun hissetmemizin nedenlerini anlatmaya çalıştım.Yazımı bitirirken şu önemli uyarıyı yapmak isterim: Siz bu yazıyı dikkate alın ancak önce doktorunuza danışmayı ihmal etmeyin. Herkese mutlu, huzurlu ve sağlıklı günler... 


1 Ocak 2019 Salı

Ihlamurun Faydaları Nelerdir?


Sever misiniz ıhlamuru bilmiyorum ama ben çok severim. Özellikle kış aylarında vazgeçilmezimdir. İçtiğim zaman hem zihinsel hem de fiziksel yönden rahatlatıyor beni. Kendimi iyi hissediyorum. Çoktandır bu sevdiğim bitki çayıyla ilgili bloğumda bir yazı yazmayı düşünüyordum. Bugüne kısmet oldu. Sizler için ıhlamurun faydalarını araştırdım ve yazmaya karar verdim. Bakalım ıhlamurun faydaları nelermiş?

1) Ihlamurun bağışıklığı güçlendirici ve vücut direncini artırıcı bir özelliği vardır. Bu nedenle ıhlamur soğuk algınlığına ve gribe karşı sizin dostunuzdur. Gribi ve soğuk algınlığını önlemede çok etkilidir. İsterseniz bununla ilgili olarak Gripten Korunmanın Yolları adlı yazımı okuyabilirsiniz.

2) Ihlamur tam bir metabolizma dostudur. Metabolizmayı hızlandırıcı etkisi vardır. Kabızlık şikayeti olanlar için tüketilmesi tavsiye edilir. 

3) Ihlamurun kan dolaşımını hızlandırıcı etkisi vardır. Bu nedenle kış mevsiminde çok üşüyen insanlar için tüketilmesi tavsiye edilir. 

4) Vücudun terlemesini sağlar ve vücuttaki toksinlerin dışarı atılmasını sağlar. 

5) Solunum yollarındaki iltihaplanmayı azaltan ıhlamurun ayrıca öksürüğü de önleyici ve yatıştırıcı etkisi vardır. Sizin de öksürük şikayetiniz varsa ıhlamur çayını gönül rahatlığıyla tüketebilirsiniz. 

6) Ihlamur, migrene ve boğaz ağrısına karşı etkili bir çözümdür. 

7) Doğal bir ilaç olan ıhlamur aynı zamanda etkili bir antioksidan kaynağıdır. Kanseri önleyici etkisi vardır ve kanserle mücadelede vücudumuzun dostudur. 

8) Ihlamur, astım hastalarının tedavisinde etkili bir çözüm yoludur. 

9) Stresin ve kaygı bozukluğunun en büyük düşmanlarından birisi de ıhlamurdur. Stresin etkilerini azaltır ve insana zihinsel bir rahatlık verir. 

"Ihlamurun Faydaları Nelerdir?" sorusuna cevap aramaya çalıştık. Şimdi de vücudumuz için bir şifa kaynağı olan ıhlamurun tüketiminde dikkat etmemiz gereken noktalara değinelim:

- Ihlamurun sadece bir kez kaynatılarak tüketilmesini tavsiye eden uzmanlar defalarca kaynatılarak tüketilmesinin vücuda fayda sağlamayacağını belirtiyorlar.  

-Ihlamur gereğinden fazla ve geç saatlerde tüketildiği takdirde uykusuzluğa neden olabilir. Gerektiği kadar ve günün uygun saatlerinde tüketilmesi tavsiye edilir. 

-Ihlamur şekerle tüketilmemelidir. Çoğumuzun da bildiği gibi şeker tüketimi kilo alımına neden oluyor. Ihlamuru bal ile tatlandırmak bizim için en uygun seçenektir. 

Bu yazımda sizlere ıhlamurun faydalarını ve ıhlamur tüketiminde dikkat etmemiz gereken noktaları anlatmaya çalıştım. Her sağlık yazısında belirttiğim gibi önce doktorunuza danışmanızı tavsiye ediyorum. Herkese mutlu ve sağlıklı günler...



24 Aralık 2018 Pazartesi

Gripten Korunmanın Yolları


Grip, özellikle mevsim geçişlerinde ani hava değişimlerinin yaşandığı zaman dilimlerinde ve kış mevsiminde peşimizi bırakmayan uğraştırıcı bir hastalıktır. Bu yazımda sizlere gripten korunmanın yollarını anlatacağım. Çoğunu zaten biliyorsunuzdur ancak bilgilerimizi tazelemekte fayda olduğunu düşünüyorum:

1) Uzmanlar genellikle yaşlılara, kronik hastalığı olanlara ve çocuklara gripten korunmak için grip aşısı olmalarını öneriyor. Bu gruba girmeseniz bile grip aşısı olabilirsiniz. Ancak aşı olmadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

2) Güne sağlam ve güzel bir kahvaltıyla başlamak gripten korunmanın en iyi yollarından biridir. Yapacağınız protein dolu bir kahvaltı hem vücut direncinizi artırır hem de günü daha verimli geçirmenizi sağlar. Yumurta protein açısından zengin bir besin olduğu için yumurta da tüketebilirsiniz. Protein miktarı yüksek besinleri tüketmek bağışıklığı güçlendirir.

3) Gripten korunmanın en iyi yolu sık sık ellerinizi yıkamaktır. Özellikle toplu taşıma araçlarına bindiyseniz ya da kalabalık ortamlarda bulunduysanız kesinlikle ellerinizi sabunla yıkayın. 

4) Gripten korunmanın bir diğer yolu da bol bol su içmektir. Susamasanız bile içmeye gayret edin.

5) Bol bol meyve ve sebze tüketin. Sizlerin de bildiği gibi portakal, mandalina vb. meyveler C vitamini açısından zengindir. 

6) Gripten korunmanın en iyi yollarından birisi de balık tüketimidir. Uzmanlar balık tüketiminin bağışıklığı güçlendirdiğini belirtiyorlar. 

7) Uykumuza dikkat etmemiz şart. Yeterli, düzenli ve kaliteli bir uyku gripten korunmak için dikkat etmemiz gereken bir konu. Eğer uyku düzenimize dikkat etmezsek ve az uyursak vücut direncimiz zayıflar ve bunun sonucunda çabuk hastalanabiliriz. 

8) Sarımsağın bağışıklığı güçlendirici ve vücut direncini artırması nedeniyle uzmanlar sarımsak tüketimini de tavsiye ediyor. 

9) Giyimimize de dikkat etmemiz lazım. Ne çok terleyecek kadar sıkı ne de üşüyecek kadar ince giyinmek lazım. Ortasını bulmak önemli. 

10) Gribe yakalanmamak için bol bol ıhlamur tüketebilirsiniz. 

11) Bulunduğunuz ortamın sık sık havalandırılması da gribe yakalanmamak için önemli bir husus. 

Değerli arkadaşlar, ben uzman değilim. Sadece böyle konulara çok ilgi duyuyorum ve her geçen gün kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Bunun için de okuyorum, araştırıyorum ve öğrenmeye çalışıyorum. Bu yazımda sizlere gripten korunmanın yollarını anlatmaya çalıştım. Önerilerime kulak verin ama aynı zamanda da doktorunuza danışmayı ihmal etmeyin. Hepinize sağlıklı günler...  


19 Aralık 2018 Çarşamba

Sağlıklı Uyku İçin Çeşitli Öneriler


Uyku, sağlığımız açısından en önemli ihtiyacımız. Hem bedensel hem de zihinsel açıdan diri kalmamız, hastalık riskinin azalması, günü daha güzel ve verimli geçirmemiz açısından hayati derecede önemli. Peki sağlıklı bir uyku için kaç saat uyumamız gerekiyor? Uzmanlar genellikle 7-8 saat uyumamızı öneriyor. Tabii kişiden kişiye değişir bu. Kimi insan 7 saat kimi insan ise 9 saat uyur. Bu ihtiyaç günlük hayatın temposuyla da ilgili bir durum aslında. Ancak uzmanlar 7 saatten az uyumanın sağlık açısından sakıncalı olabileceğini vurguluyor. 

Uykunun hem zihinsel hem de bedensel açıdan çok önemli olduğunu vurguladık. Şimdi sağlıklı uyku için nelere dikkat etmemiz gerektiğini öğrenelim:

1) Uyku düzenimizi ayarlamak çok önemli. Bunu bir örnekle açıklayalım: Gece saat 23.00'te yatıp sabah saat 06.00'da kalkan bir insan her gün bu düzene uymalı. Bir de her gün kaç saat uyuduğumuz da önemli. Örneğin; her gün 7 saat uyuyan bir insan bir gün 8 veya 9 saat uyursa o gün muhtemelen kendisini yorgun hisseder. O yüzden uyku açısından kendimize uygun bir düzen oturtmamız gerek. 

2) Uykudan önce fazla düşüncelere dalmamak gerek. Günlük hayatımızda birçoğumuzun çeşitli sorunları olur ve bu sorunlar doğal olarak insanı düşüncelere sevk eder. Uyumadan önce elimizden geldiğince zihnimizi bu düşüncelerden arındırmalı ve rahatlamış bir zihinle yatmalıyız. Düşüncelerle dolu bir zihin doğal olarak aktif olur ve bu da uykuya dalmamızı etkiler. 

3) Uyumadan önce sıkı egzersizlerden kaçınmak gerek. Uyumadan önce yapılan egzersizler zihnin aktifleşmesini sağlar ve bu da uyumamıza engel olur. Egzersizlerimizi gün içinde uygun saatlerde yapmamız daha yerinde bir karar olur. 

4) Uyuduğunuz odanın şartlarını uyumaya elverişli hale getirin. Uyarıcılarla dolu bir odada uyumanın zor olduğunu zaten hepimiz biliyoruz. 

5) Yatağa girdiğimizde kesinlikle tablet bilgisayarlar ve cep telefonlarıyla meşgul olmayalım. Kitap da okumayalım. Çünkü bu faaliyetler insan beynini aktif hale getirir ve bu da uyku kalitesini etkiler. Tekrar söylüyorum: Uyumadan önce kitap da okumayalım. Çünkü insan kitabı uyumak için değil uyanmak için okumalı.

6) Ve son olarak hepimizin de bildiği gibi yatmadan önce kafeinli içecekler tüketmiyoruz.

Değerli okurlar, iyi ve sağlıklı bir uyku insan yaşamının kalitesini artırır ve günü daha verimli geçirmemizi sağlar. O nedenle uyku kalitemize dikkat edelim ve günümüzü daha dinç geçirelim. 

NOT: Tüm bu yazdıklarıma rağmen "Sana ne kardeşim, istediğim saatte yatar, istediğim kadar uyurum. Gerekirse bütün gün uyurum. Seni ilgilendirmez" diyorsanız siz yine bildiğinizi okuyun. Saygı duyarım :) 

Siz de görüşlerinizi yazabilirsiniz. Görüşmek üzere...

Popüler Yayınlar

Blog Listem